KL Legal Consultancy Logo

Türkiye’de Tanıma ve Tenfiz İşlemleri

Yurtdışında Alınan Boşanma Kararlarının Türkiye’de Tanınması ve Tenfizi Hakkında Sık Sorulan Sorular

  1. Yabancı mahkeme boşanma kararının Türkiye’de geçerli olabilmesi için ne yapılmalıdır?
  2. Türkiye’de tanıma davası ile tenfiz davası arasındaki farklar nelerdir?
  3. Türkiye’de hangi durumlarda tanıma davası yeterli olur?
  4. Türkiye’de hangi boşanma kararları için tenfiz davası açılması zorunludur?
  5. Türkiye’de tanıma davası açma süreci nasıl işler?
  6. Türkiye’de tenfiz davası açmak için gerekli belgeler nelerdir?
  7. Türkiye’de tanıma ve tenfiz davasında apostil şerhi neden zorunludur?
  8. Yabancı boşanma kararının Türkiye’de tanınması için karşı tarafın rızası gerekir mi?
  9. Türkiye’de tanıma ve tenfiz davaları ortalama ne kadar sürer?
  10. Türkiye’de tanıma ve tenfiz davası açmak için yurtdışından gelmek şart mı?
  11. Nafaka içeren yabancı boşanma kararı Türkiye’de nasıl tenfiz edilir?
  12. Türkiye’de tenfiz davası olmadan nafaka tahsil edilebilir mi?
  13. Türkiye’de tanıma veya tenfiz davası reddedilirse ne yapılabilir?
  14. Türkiye’de tanıma ve tenfiz davalarında görevli mahkemeler hangileridir?
  15. Türkiye’de yabancı boşanma kararı tanınmadan yeniden evlenmek mümkün müdür?
  16. Türkiye’de tanıma ve tenfiz davası için avukat tutmak zorunlu mudur?
  17. Türkiye’de tanıma davası için hangi yabancı belgelerin tercümesi gereklidir?
  18. Türkiye’de tanıma ve tenfiz kararı alındıktan sonra nüfus müdürlüğü işlemleri nasıl yapılır?
  19. Türkiye’de tenfiz davasında kamu düzenine aykırılık nasıl değerlendirilir?
  20. Türkiye’de tanıma ve tenfiz sürecinde KL Legal Consultancy’nin sağladığı avantajlar nelerdir?

Yurtdışında Alınan Boşanma Kararlarının Türkiye’de Tanınması ve Tenfizi

Yurtdışında alınan boşanma kararları Türkiye’de nasıl geçerli hale gelir?

Yabancı ülkelerde verilen boşanma kararları, otomatik olarak Türkiye’de hukuki sonuç doğurmaz. Türkiye’de geçerli olabilmesi için bu kararların, Türk mahkemeleri tarafından tanınması veya tenfiz edilmesi gerekir. Tanıma ve tenfiz kavramları, 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun (MÖHUK) çerçevesinde düzenlenmiş olup, özellikle yurtdışında yaşayan Türk vatandaşları ve çifte vatandaşlık taşıyan bireyler için büyük önem arz etmektedir.

Tanıma, yabancı bir mahkemece verilen kararın Türkiye’de yalnızca kesin hüküm niteliğinin kabul edilmesini sağlar. Bu, tarafların Türkiye’de de resmi olarak boşanmış sayılması açısından yeterlidir. Örneğin, bir Alman mahkemesinde kesinleşen boşanma kararının tanınmasıyla birlikte, kişiler Türkiye’de de evli görünmekten çıkar.

Tenfiz ise, tanımadan farklı olarak, yabancı mahkeme kararının Türkiye’de icra edilebilir hale gelmesini sağlar. Eğer yabancı mahkeme boşanma kararıyla birlikte nafaka, velayet veya tazminat gibi icrai yükümlülükler de belirlemişse, bu kararların Türkiye’de geçerli olabilmesi için tenfiz kararı gereklidir. Yani yalnızca tanıma işlemi bu tür durumlarda yeterli olmaz.

Bu bağlamda, Türkiye’de boşanma kararlarının geçerli olmasını sağlamak isteyen kişilerin tanıma veya tenfiz davası açmaları hukuki bir zorunluluktur. Aksi takdirde, Türkiye’de resmi olarak evli görünmeye devam ederler ve bu durum, yeniden evlenme, mal paylaşımı ve miras işlemleri gibi birçok alanda sorun yaratır.

Yurtdışında alınan kararların Türkiye’de tanınması veya tenfizi sürecinde, Türkiye tanıma ve tenfiz avukatı ya da Türkiye yabancılar hukuku avukatı desteği almak, işlemlerin hızlı, doğru ve eksiksiz şekilde tamamlanmasını sağlar. Özellikle yurtdışında yaşayanlar için vekalet yoluyla sürecin yürütülmesi hem zamandan tasarruf sağlar hem de mahkeme sürecinde çıkabilecek hukuki engellerin profesyonelce aşılmasına olanak tanır.

Türkiye’de Tanıma ve Tenfiz Kavramlarının Hukuki Anlamı

Türkiye’de tanıma ve tenfiz arasındaki fark nedir?

Türkiye’de “tanıma” ve “tenfiz” kavramları, yabancı mahkeme kararlarının Türkiye’de geçerlilik kazanabilmesi açısından ayrı hukuki anlamlar taşır. Her iki işlem de yabancı kararların Türkiye’de kabulünü sağlar, ancak hukuki sonuçları bakımından farklıdır.

Tanıma, bir yabancı mahkeme kararının Türkiye’de yalnızca kesin hüküm niteliğinin tanınması anlamına gelir. Bu, kararın maddi içeriğinin yeniden incelenmeden, Türkiye’de de geçerli olduğunun kabul edilmesini ifade eder. Örneğin; yurtdışında kesinleşmiş bir boşanma kararı, tarafların evlilik birliğinin sona erdiğini göstermektedir ve Türkiye’de bu kararın tanınmasıyla taraflar evli statüsünden çıkar. Ancak tanıma, bu kararla bağlantılı mali ve çocukla ilgili hükümlerin icrası için yeterli değildir.

Tenfiz ise, bir yabancı mahkeme kararının Türkiye’de icra edilebilir hale gelmesi anlamına gelir. Başka bir deyişle, bu karar yalnızca tanınmakla kalmaz, aynı zamanda Türkiye’de uygulanabilir hâle gelir. Tenfiz için, kararın hem kesinleşmiş olması hem de Türkiye’deki kamu düzenine, mahkemelerin münhasır yetkisine ve usul kurallarına aykırı olmaması gerekir.

Özellikle boşanma kararlarında, sadece evliliğin sona ermesi değil, bununla bağlantılı nafaka, velayet, tazminat gibi icrai hükümler de varsa, tanıma tek başına yeterli olmayacaktır. Bu tür durumlarda, tenfiz davası açılması zorunludur.

Türkiye’de tanıma ve tenfiz davalarında uygulama birliği sağlanması için her iki işlemin farkının doğru anlaşılması gereklidir. Türkiye tanıma ve tenfiz başvurusu süreciyle ilgilenen kişilerin, yurtdışında alınmış aile hukuku kararlarının Türkiye’de hangi işlemlerle geçerli olabileceğini bilmesi, sonradan yaşanabilecek hukuki sorunların önüne geçecektir.

Yine bu süreçte Türkiye yabancılar hukuku avukatı rehberliğinde hareket edilmesi, başvuru sürecinin doğru ve hızlı ilerlemesi açısından büyük önem taşır.

Türkiye’de Tanıma ve Tenfiz Davalarının Hukuki Dayanağı

Türkiye’de tanıma ve tenfiz işlemleri hangi yasal düzenlemelere dayanır?

Türkiye’de yurtdışında alınmış boşanma kararlarının geçerli olabilmesi için başvurulacak hukuki yol, 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun (MÖHUK) kapsamında düzenlenmiştir. Bu Kanun’un 50 ile 59. maddeleri arasında tanıma ve tenfize ilişkin usul, yetki, belgeler ve şartlar detaylı şekilde yer alır.

Madde 50’ye göre, yabancı ülkelerde hukuk davalarına ilişkin verilmiş ve o ülkenin kanunlarına göre kesinleşmiş mahkeme kararlarının Türkiye’de icra edilebilmesi, ancak yetkili Türk mahkemesince tenfiz kararı verilmesine bağlıdır. Ceza davalarında yer alan kişisel haklara ilişkin hükümler için de aynı ilke geçerlidir.

Madde 51, tanıma ve tenfiz davalarında görevli mahkemenin asliye mahkemesi olduğunu belirtir. Yetkili mahkeme ise, davalının Türkiye’deki yerleşim yeri mahkemesidir. Yerleşim yeri yoksa sakin olduğu yer mahkemesi, o da yoksa Ankara, İstanbul veya İzmir mahkemelerinden biri yetkilidir.

Madde 52 ve 53, tanıma ve tenfiz başvurusunun dilekçeyle yapılacağını, başvuruda hangi bilgilerin yer alması gerektiğini ve eklenmesi zorunlu belgeleri düzenler. Bunlar arasında yabancı mahkeme kararının aslı veya usulüne uygun onaylı örneği, bu kararın kesinleştiğini gösterir belge ve bu belgelerin yeminli tercüme edilmiş ve usulüne uygun şekilde onaylanmış halleri yer almalıdır.

Madde 54, tenfiz kararının verilebilmesi için şu dört temel şartın sağlanmasını zorunlu kılar:

  1. Türkiye ile kararın alındığı ülke arasında karşılıklılık bulunması,
  2. Kararın Türk mahkemelerinin münhasır yetkisine girmemesi,
  3. Hükmün Türk kamu düzenine açıkça aykırı olmaması,
  4. Karşı tarafın usule uygun şekilde mahkemeye çağrılmış olması ve savunma hakkını kullanmış olması.

Tanıma işlemleri ise MÖHUK madde 58’de düzenlenmiştir. Tanıma için 54. maddedeki karşılıklılık şartı aranmamakla birlikte, diğer şartlar aynen geçerlidir. Tanıma kararı, ilgili yabancı mahkeme kararının Türkiye’de kesin delil ve kesin hüküm olarak kabul edilmesi anlamına gelir.

Bu hükümler doğrultusunda tanıma ve tenfiz süreci, her ne kadar belirli yasal kurallara bağlı olsa da, uygulamada ciddi teknik detaylar ve prosedürler içerir. Bu nedenle, özellikle yurtdışında yaşayan Türk vatandaşlarının veya yabancı uyruklu kişilerin bu süreci bir türkiye tanıma ve tenfiz avukatı ya da türkiye yabancılar hukuku avukatı rehberliğinde yürütmeleri hak ve zaman kaybının önüne geçecektir.

Türkiye’de Tanıma Davasının Açılma Süreci ve Koşulları

Türkiye’de tanıma davası nasıl açılır ve hangi şartlar aranır?

Yabancı mahkemelerden alınan boşanma kararlarının Türkiye’de yalnızca evliliğin sona erdiği gerçeğinin kabul edilmesi amacıyla geçerli olmasını isteyen kişiler, tanıma davası açmalıdır. Tanıma davası, icrai hükümler (nafaka, tazminat vb.) içermeyen kararlar için yeterlidir.

Tanıma davası, 5718 sayılı MÖHUK’un 58. ve 59. maddeleri çerçevesinde yürütülür. Bu davada, mahkeme yabancı kararın esası hakkında bir inceleme yapmaz; yalnızca kararın Türkiye’de kesin delil ve kesin hüküm olarak kabul edilip edilemeyeceğine karar verir.

Tanıma davası açılabilmesi için şu temel şartların sağlanması gerekir:

  • Kararın yabancı mahkeme tarafından verilmiş olması,
  • Kararın kesinleşmiş olması,
  • Tarafların usulüne uygun olarak duruşmalara çağrılmış ve temsil edilmiş olması,
  • Kararın içeriğinin Türk kamu düzenine aykırı olmaması.

Tanıma davası, taraflardan birinin Türkiye’deki yerleşim yeri asliye hukuk mahkemesinde açılır. Yerleşim yeri bulunmayan hallerde, İstanbul, Ankara veya İzmir mahkemelerinde dava açılabilir.

Başvuru için şu belgeler gerekir:

  • Yabancı mahkeme kararının aslı veya onaylı sureti,
  • Kararın kesinleştiğini gösteren resmî belge,
  • Karar ve kesinleşme belgesinin yeminli tercümesi ve noter/onaylı hali,
  • Taraflara ait kimlik bilgileri, Türkiye’deki dava için kullanılacak vekaletname.

Tanıma davasının açılması için taraflardan yalnızca birinin başvurusu yeterlidir. Eski eşin Türkiye’de bulunmasına ya da duruşmaya katılmasına gerek yoktur. Ancak karşı tarafın açık rızası varsa, bu rıza noter kanalıyla veya mahkeme kararına ekli beyanla gösterilebiliyorsa, süreç büyük ölçüde hızlanır.

Yurtdışında yaşayan kişilerin, izmir tanıma ve tenfiz avukatı veya karşıyaka yabancılar hukuku avukatı aracılığıyla tanıma davasını yürütmesi mümkündür. Vekaletname ile işlemlerin yürütülmesi, başvuru sahibinin Türkiye’ye gelmesini gerektirmez ve dava sürecini sorunsuz biçimde hızlandırır.

Türkiye’de Tenfiz Davasında Aranan Şartlar ve Süreç

Yabancı boşanma kararının Türkiye’de tenfizi için hangi koşullar gereklidir?

Yabancı mahkemelerce verilmiş boşanma kararlarında nafaka, velayet, tazminat gibi icrai nitelikte hükümler bulunuyorsa, bu kararların Türkiye’de uygulanabilir hale gelmesi için mutlaka tenfiz davası açılması gerekir. Tanıma davası yalnızca evliliğin sona erdiğinin kabulü içinken, tenfiz davası aynı zamanda kararın Türkiye’de icra edilmesini sağlar.

Tenfiz süreci 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun’un (MÖHUK) 50 ila 57. maddeleri arasında ayrıntılı şekilde düzenlenmiştir. İlgili mahkeme, taraflar arasında bir çekişme olup olmamasına göre basit yargılama usulü ile inceleme yapar.

Türkiye’de Tenfiz Davası Açılabilmesi İçin Aranan Temel Şartlar:

  1. Kesinleşmiş yabancı mahkeme kararı: Kararın, verildiği ülke hukukuna göre kesinleşmiş olması şarttır.
  2. Karşılıklılık ilkesi: Türkiye ile kararın verildiği ülke arasında karşılıklı tanıma ve tenfize olanak tanıyan bir anlaşma, yasa veya fiilî uygulama bulunmalıdır (MÖHUK m. 54/1-a).
  3. Türk kamu düzenine aykırılık olmaması: Kararın içeriği Türk kamu düzenine açıkça aykırı ise tenfiz talebi reddedilir.
  4. Usule uygun yargılama: Karşı taraf, kararın verildiği yabancı mahkeme tarafından usulüne uygun şekilde çağrılmalı ve savunma hakkını kullanmış olmalıdır.
  5. Mahkemenin yetkisi: Karar, Türk mahkemelerinin münhasır yetki alanına girmeyen bir konuda verilmiş olmalıdır.

Yetkili ve Görevli Mahkeme

Tenfiz davalarında görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesidir. Yetkili mahkeme ise davalının Türkiye’deki yerleşim yeri mahkemesidir; bulunmuyorsa, İstanbul, Ankara veya İzmir mahkemelerinden biri tercih edilebilir (MÖHUK m. 51).

Gerekli Belgeler:

  • Yabancı mahkeme ilamının aslı veya onaylı sureti,
  • Kararın kesinleştiğini gösteren belge,
  • Bu belgelerin yeminli tercüme edilmiş ve noter veya konsolosluk onaylı hali,
  • Davacı ve davalının kimlik ve adres bilgileri,
  • Vekaletname ile avukat aracılığıyla işlem yapılması mümkündür.

Yurtdışında yaşayan bireylerin Türkiye’ye gelmeden bu süreci yürütmesi mümkündür. Özellikle eski eşin tebligat sürecini uzatmak gibi bir niyeti varsa, dava süreci gecikebilir. Bu tür durumların önüne geçmek için, noter huzurunda alınan rıza beyanı veya boşanma kararına ekli mutabakat metinleri süreci hızlandırabilir.

Tenfiz sürecinde yapılacak en küçük hata bile davanın reddine veya yıllarca sürecek yeni işlemlere neden olabilir. Bu nedenle türkiye yabancılar hukuku avukatı ya da izmir tanıma ve tenfiz avukatı desteği alınması, hatasız ve hızlı bir süreç açısından büyük önem taşır.

Türkiye’de Tanıma ve Tenfiz Davaları İçin Gerekli Belgeler

Tanıma ve tenfiz davası için Türkiye’de hangi belgeler gereklidir?

Yurtdışında verilen boşanma kararlarının Türkiye’de tanınması veya tenfiz edilmesi için mahkemeye sunulması gereken belgeler büyük önem taşır. Belgelerin eksiksiz ve usule uygun hazırlanması, sürecin hızlı ve sorunsuz işlemesini sağlar. Aksi durumda mahkeme, eksiklik nedeniyle davayı reddedebilir veya uzun süreli evrak tamamlama talepleriyle süreç uzayabilir.

5718 sayılı MÖHUK’un 53. maddesi, tanıma ve tenfiz başvurularında sunulması gereken belgeleri açıkça düzenlemiştir. Buna göre davacı, dava dilekçesiyle birlikte aşağıdaki belgeleri mahkemeye sunmalıdır:

Zorunlu Belgeler:

  1. Yabancı mahkeme kararının aslı veya ilamı veren yargı organı tarafından onanmış örneği,
  2. Kararın kesinleştiğini gösteren belge, ilgili ülkenin makamlarınca düzenlenmiş ve usulüne uygun onaylanmış olmalıdır,
  3. Karar ve kesinleşme belgesinin yeminli tercüman tarafından Türkçe’ye çevrilmiş hali,
  4. Tercüme edilmiş belgelerin noter veya Türk Konsolosluğu tarafından tasdikli hali,
  5. Apostil şerhi: Yabancı mahkeme kararının resmiyetini kanıtlayan ve Lahey Konvansiyonu’na taraf ülkelerce düzenlenen tasdik belgesidir. Genellikle kararın arka sayfasında yer alır,
  6. Türkiye’deki avukata verilecek boşanma vekaletnamesi: Resimli, noter onaylı veya konsoloslukça düzenlenmiş olmalıdır,
  7. Taraflara ait pasaport ve kimlik fotokopileri,
  8. Karşı tarafın sayısı kadar dilekçe ve ek belgelerden örnek, mahkemece tebligat yapılması için gereklidir.

Bu belgelerin eksiksiz ve usule uygun şekilde hazırlanması için profesyonel hukuki yardım alınması çok önemlidir. Özellikle belge tasdik işlemlerinde yapılacak hatalar, hem belgelerin geçersiz sayılmasına hem de davanın ertelenmesine neden olabilir. İzmir tanıma ve tenfiz avukatı veya karşıyaka boşanma avukatı gibi alanında uzman hukukçular aracılığıyla sürecin yürütülmesi, riskleri en aza indirir.

Apostil Şerhi Nedir ve Türkiye’de Tanıma İçin Neden Gereklidir?

Apostil şerhi Türkiye’de tanıma ve tenfiz davalarında neden zorunludur?

Türkiye’de yabancı mahkeme kararlarının tanınması ve tenfizi sürecinde en çok dikkat edilmesi gereken unsurlardan biri, kararın apostil tasdikiyle birlikte sunulmasıdır. Apostil, yurtdışında düzenlenmiş resmî bir belgenin, Türkiye’de geçerli sayılabilmesi için uluslararası düzeyde tanınmasını sağlayan özel bir tasdik sistemidir.

Apostil uygulaması, 1961 tarihli Lahey Konvansiyonu (Yabancı Resmi Belgelerin Tasdiki Mecburiyetinin Kaldırılması Sözleşmesi) kapsamında düzenlenmiştir. Türkiye de bu sözleşmeye taraf ülkeler arasında yer almaktadır. Dolayısıyla, taraf ülkeler arasında düzenlenmiş resmî belgeler, apostil şerhi ile birbirinin hukuk düzeninde geçerli sayılabilir hale gelir.

Apostil Şerhi Olmadan Ne Olur?

Apostil şerhi bulunmayan belgeler, Türk mahkemeleri tarafından resmiyet kazanmış belge olarak kabul edilmez. Bu durum, mahkemenin ilgili belgeyi delil olarak değerlendirmemesine veya davanın reddedilmesine neden olabilir. Apostil, kararın verildiği mahkemenin veya ülke makamlarının o belgeyi resmen tanıdığını ve geçerliliğini onayladığını gösterir.

Apostil Şerhi Nereden ve Nasıl Alınır?

Apostil işlemi, kararın alındığı ülkenin belirlenmiş resmî makamları tarafından yapılır. Genellikle şu yerlerde düzenlenir:

  • Mahkeme kalemleri veya adliye müdürlükleri,
  • Noterlikler (ülkeden ülkeye değişebilir),
  • İçişleri Bakanlıkları veya Adalet Bakanlığı gibi merkezi otoriteler.

Apostil şerhi, genellikle mahkeme kararının arka sayfasına damga veya etiket şeklinde eklenir. Apostilli belge daha sonra yeminli tercümeye gönderilir, ardından noter veya konsolosluk onayından geçirilerek mahkemeye sunulmaya hazır hale gelir.

Tanıma ve tenfiz davalarında belge eksikliği süreci tıkayabileceği için, bu işlemler mutlaka bir türkiye tanıma ve tenfiz avukatı ya da türkiye yabancılar hukuku avukatı tarafından kontrol edilmelidir. Apostil alınmadan Türkiye’ye gönderilen belgeler, süreci baştan başlatmak zorunda bırakabilir.

Türkiye’de Tanıma ve Tenfiz Davasında Süreç Nasıl İlerler?

Tanıma ve tenfiz davası Türkiye’de hangi adımlarla yürütülür?

Türkiye’de tanıma ve tenfiz davası açmak isteyen kişiler için sürecin nasıl ilerleyeceğini bilmek, zaman ve emek açısından büyük önem taşır. Her ne kadar hukuki dayanaklar açık şekilde belirlenmiş olsa da, uygulamada işlemlerin hızlı ve eksiksiz ilerlemesi için dikkat edilmesi gereken çok sayıda detay mevcuttur.

1. Avukata Vekalet Verilmesi

Yurtdışında yaşayan taraflar, Türkiye’de bir izmir tanıma ve tenfiz avukatı veya türkiye yabancılar hukuku avukatı aracılığıyla işlem yapabilir. Noter ya da konsolosluk onaylı vekaletname ile avukata yetki verildiğinde, kişinin bizzat Türkiye’ye gelmesine gerek kalmaz.

2. Belgelerin Hazırlanması

Tanıma ya da tenfiz davası açılmadan önce, gerekli belgeler eksiksiz ve usulüne uygun şekilde hazırlanmalıdır. Belgeler arasında mahkeme kararının aslı, kesinleşme şerhi, apostil, tercümeler ve kimlik bilgileri yer alır. Belgelerdeki eksiklik veya usulsüzlükler, sürecin tıkanmasına neden olabilir.

3. Dava Dilekçesinin Hazırlanması ve Başvuru

Avukat, belgelerle birlikte asliye hukuk mahkemesi nezdinde dava dilekçesini hazırlar ve başvuru yapar. Yetkili mahkeme, davalının Türkiye’deki yerleşim yerine göre belirlenir. Davalının yerleşim yeri yoksa İstanbul, Ankara veya İzmir mahkemeleri yetkilidir.

4. Tebligat Süreci

Davalıya mahkeme tarafından resmi tebligat yapılır. Eğer karşı taraf Türkiye’de değilse, yurtdışına yapılan adli tebligatlar uzun zaman alabilir. Bu nedenle davalı tarafın rıza beyanı sunması veya ortak vekil üzerinden işlem yapılması, süreci ciddi şekilde hızlandırır.

5. Mahkeme İncelemesi

Tanıma davalarında mahkeme yalnızca yabancı kararın kesinleşip kesinleşmediğine ve şekli koşullara bakar. Tenfiz davalarında ise kamu düzenine aykırılık, karşılıklılık ilkesi gibi kriterler de incelenir. Mahkeme, kararını genellikle duruşmasız ya da tek duruşmalı şekilde verir.

6. Kararın Kesinleşmesi ve Nüfus İşlemleri

Tanıma ve tenfiz kararı verildikten sonra, bu kararın kesinleşmesiyle birlikte nüfus müdürlüğü işlemleri başlatılabilir. Özellikle boşanma kararlarında, tanıma olmadan tarafların Türkiye’de evli görünmesi devam eder. Bu da yeniden evlenme gibi işlemlerde sorun yaratır.

Tüm bu süreçte yapılacak en küçük bir hata, davanın reddine ya da yıllar sürebilecek bir gecikmeye neden olabilir. Bu nedenle sürecin bir karşıyaka tanıma ve tenfiz başvurusu veya türkiye boşanma avukatı avukatı rehberliğinde yürütülmesi büyük önem taşır.

Türkiye’de Tanıma ve Tenfiz Davalarında En Sık Karşılaşılan Sorunlar

Tanıma ve tenfiz davalarında hangi problemler süreci yavaşlatır veya engeller?

Yabancı mahkeme kararlarının Türkiye’de tanınması veya tenfizi sürecinde sıkça karşılaşılan bazı problemler, dava süresinin uzamasına, belgelerin geçersiz sayılmasına veya davanın tamamen reddedilmesine neden olabilir. Bu tür risklerin önlenmesi, ancak tecrübeli bir türkiye tanıma ve tenfiz avukatı ile çalışmakla mümkün olur.

1. Belgelerde Apostil Eksikliği veya Hatalı Onaylar

En sık karşılaşılan sorunlardan biri, kararın apostil şerhinin olmaması veya yanlış makamlarca onaylanmış olmasıdır. Türkiye’de mahkemeler, apostilsiz belgeleri geçerli saymaz. Ayrıca yeminli tercüme ve noter/konsolosluk onayının eksik yapılması da aynı etkiyi yaratır.

2. Kesinleşme Şerhinin Bulunmaması

Yabancı mahkeme kararının kesinleştiğini gösteren resmi belge başvuru dosyasına eklenmelidir. Aksi halde mahkeme, kararın henüz kesinleşmediğini varsayarak tanıma veya tenfiz talebini reddedebilir.

3. Tebligat Sorunları

Özellikle davalı taraf yurtdışında yaşıyorsa, mahkeme tebligat sürecinde adli iş birliği kapsamında ilgili ülke makamlarına başvurmak zorundadır. Bu süreç aylarca sürebilir. Davalı tarafın açık rızası yoksa veya kasıtlı olarak tebligatı geciktiriyorsa, süreç tıkanabilir.

4. Kararın Kamu Düzenine Aykırılığı

Eğer yabancı mahkeme kararı, Türk kamu düzenine açıkça aykırı ise (örneğin çok eşlilik, zorla evlilik vb. içeren kararlar), mahkeme bu kararı tanımaz veya tenfiz etmez. Mahkemeler bu değerlendirmeyi resen yapar ve taraf beyanlarından bağımsız karar verir.

5. Tarafların Yargılamaya Katılımının Sağlanamaması

Tanıma ve tenfiz sürecinde, yabancı mahkemede yapılan yargılamada tarafların uygun şekilde çağrıldığını ve temsil edildiğini gösteren belgeler yoksa, davalı taraf Türkiye’de bu gerekçeyle itiraz edebilir.

6. Belgelerin Eksik veya Uyumsuz Olması

Sunulan belgelerde tarih, imza veya içerik bakımından uyuşmazlık varsa; örneğin karar tarihi ile kesinleşme tarihi çelişiyorsa, mahkeme bu belgeyi kabul etmeyebilir. Bu da başvurunun reddine neden olur.

Bu gibi sorunlar, yalnızca teknik bilgiyle çözülebilecek detaylar içerdiğinden dolayı, bir izmir yabancılar hukuku avukatı ya da karşıyaka tanıma ve tenfiz avukatı rehberliğinde ilerlemek, sürecin sağlıklı şekilde tamamlanmasını sağlar.

Türkiye’de Tanıma ve Tenfiz Sürecinde Avukat Desteğinin Önemi

Tanıma ve tenfiz davalarında avukat desteği neden gereklidir?

Yabancı bir ülkede alınmış boşanma kararının Türkiye’de geçerli olabilmesi, yalnızca şekli değil aynı zamanda ciddi teknik ve hukuki yeterlilik gerektiren bir sürece tabidir. Bu nedenle tanıma ve tenfiz davalarında profesyonel avukat desteği almak, sürecin sağlıklı ve hızlı ilerlemesi için hayati önem taşır.

Tanıma ve tenfiz süreçleri, 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun çerçevesinde belirli şekil şartlarına, usule, yetki kurallarına ve belge düzenine bağlıdır. Belge eksiklikleri, usulsüz vekaletler, tercüme hataları, apostil eksikliği gibi nedenlerle davanın reddedilmesi veya yıllarca sürecek duraksamalar yaşanması oldukça yaygındır.

Uzman bir türkiye tanıma ve tenfiz avukatı ya da türkiye yabancılar hukuku avukatı, müvekkil adına:

  • Belgelerin usulüne uygun hazırlanmasını ve tasdik işlemlerini,
  • Uygun mahkemede dava açılmasını,
  • Karşı tarafın itirazlarının hukuken etkisiz bırakılmasını,
  • Tebligat sürecinin en hızlı biçimde tamamlanmasını,
  • Mahkemeye verilecek dilekçelerin eksiksiz ve etkili hazırlanmasını sağlar.

Ayrıca yurtdışında yaşayan bireyler için en büyük avantaj, Türkiye’ye hiç gelmeden dava sürecinin tamamlanabilmesidir. Vekaletname ile avukatlar tüm işlemleri müvekkil adına yürütebilir ve kesinleşmiş mahkeme kararlarını nüfus müdürlüğüne ileterek evlilik kaydının sona ermesini sağlayabilir.

Tanıma veya tenfiz işlemlerinde yapılacak küçük bir hata bile, yıllar sürecek sonuçlar doğurabilir. Bu nedenle, uzman desteği almak yalnızca zaman kazandırmaz; aynı zamanda hak kaybının da önüne geçer.

Yurtdışında alınmış boşanma kararınızın Türkiye’de geçerli hale gelmesi için, KL Legal Consultancy’den profesyonel danışmanlık alabilirsiniz. Alanında uzman avukatlarımızla iletişime geçerek işlemlerinizi en hızlı ve güvenli şekilde yürütebilirsiniz.